Safevi Hanedanı
Safevi Hanedanı (Azerice: Səfəvilər, Farsça: صفویان), İran tarihinde Şiiliği resmî mezhep olarak kabul eden ilk devlet.
Akkoyunlu Elvend Mirza'yı Şarur yakınlarında yendikden sonra Şah İsmail Safevi 1501 yılının temmuz ayında Tebriz'de kendisini Azerbaycan'ın Şahı ilan etti [1]. Bundan sonra tüm İranı ele geçirerek, Mayıs 1502'de kendisini İran Şahı ilan eden I. İsmail sonraki 250 yılda Orta Doğu'ya büyük etki yapacak bir Şii devletinin temelini koymuştur.
Safevi Devleti'ni kuran Şah İsmail'in ulu dedesi Safiyüddin İshak, Safevi tarikatının Şeyhidir. Yapıtlarında sürekli olarak Türkçe kullanmıştır. Osmanlı hükümdarları şiirlerini Farsça yazarken Şah İsmail Türkçe yazmıştır. Burada büyük Sufi mürşidi Zahit Gilani'nin tarikatına giren ve şeyhin kızıyla evlenerek onun ruhani varisi olan Safiyüddin, mürşidinin ölümünden sonra Zahidiye Tarikatı'nın başına gelmiş, sonraki uygulamalarıyla Zahidiye tarikatını Safeviye Tarikatı'na dönüştürmüştür. Tarikat şeyhlerinin etrafında toplananlar daha çok Azerbaycan ve Anadolu'nun Kızılbaş Türkmenleri olmuştur.
Azerbaycan'daki Sünni Akkoyunlu Türkmen boyları ise Yavuz Sultan Selim tarafından Çaldıran Savaşından sonra Tebriz'den alınarak Erzurum, Gümüşhane, Bayburt ve Trabzon'a yerleştirilmiştir. Safiyüddin'in Tat dilini kullanmasına karşın tarikatın 15. yüzyıl mürşitleri Şeyh Cüneyt ile Şeyh Haydar ve özellikle tarikatı devlete dönüştüren Şah İsmail ile ardılı hükümdarlar günlük konuşmalarında ve eserlerinde Azeri Türkçesini kullanmışlardı.
Erdebil Şeyhliğinden Safevi Şahlığına